12 Aralık 2014 Cuma

KENDİMİZ YARATIYORUZ

Hayatta şans diye bir şeyin olduğuna inanmıyorum. Kendi şansımızı kendimiz yaratıyoruz. Düşüncelerimizle, hayata bakış açımızla, hayatı karşılama biçimimizle.

Önümüze bir çok seçenek çıkıyor ve bizim seçimlerimiz hayattaki yönümüzü belirliyor. Birbirine bağlı o kadar çok iplikçik var ki, bu hassas dengeyi fark edemiyoruz. Başımıza gelen olayı şanssızlık olarak niteliyoruz ve kadere lanet okuyoruz.

Kader de bizim seçtiğimiz bir şey, buraya gelmeden önce yapıyoruz bu seçimi. Ruh bilincindeyken. Hangi ailede doğacağımızla başlıyor bu seçim. Ailemi ben seçmedim ki, diye çok duymuşumdur. Aslında ben bizim seçtiğimize inanıyorum. Tekamülümüz doğrultusunda en doğru aileyi seçtiğimize ve karşımıza çıkan büyük olayların bir çoğuna da kendimizin karar verdiğine inanıyorum. Dolayısıyla illahi birisini suçlamak istiyorsanız işe kendinizden başlayın. Çünkü tüm yaşamınızdakilerden sorumlu olan sizsiniz. Bunu söylediğimde insanlar aşırı bir tepki gösteriyorlar. Nasıl yani başına gelmiş o kötü olaydan o zavallı mı sorumlu. Her zaman söylediğim gibi bir kez yaşadığınızı düşünürseniz ve bireysel bir değerlendirmeye girerseniz belki söylediğinizde haklı gibi durabilirsiniz. Ama yaşanan her olayın bireysel baz da olduğu kadar grup tekamülü içinde planlandığını, ruhların bunun için anlaşma yaptığını unutmazsak ve her bir kişinin geçmiş yaşamlarından kalan karmalarını, aile ağaçlarından getirdikleri karmaları da unutmazsak bunun cevabını vermiş oluruz.

Tek hayat yaşamıyoruz biz, her şekilde yaşamıyoruz. İstersek her bir ruhun beden almaya devam ettiğini düşünelim, istersek kocaman bir BİR'in ruh havuzunda bulunan ruhlardan tek tek dünyaya bağımsız ruhların geldiğini düşünelim. Hiç birinde tek bir hayat yok. Biri her ruhun kendi yaptıklarının sorumluluğu, diğeri kocaman BİR'in karmasının sorumluluğu, her halükarda bizim sorumluluğumuz.

Elbette bu karmaları yaratıp yaratmama kararı bize ait. Bunun bizden ya da ailemize ait karma köklerimizden silinmediğini bir şekilde ödendiğini unutmazsak sanırım adımlarımızı atarken daha dikkatli oluruz. Yaptıklarımızın sorumluluğunu bir sonraki hayatımızda ödeyebiliriz ya da torunumuz ödeyebilir. Her halükarda sizin tekamül grubunuz bu karmayı sıfırlamak zorunda.

O halde yaşadıklarımızın neler olduğunu bizler belirliyoruz, şanslı ya da şanssız oluşumuzu da. Belki çok uzun zamandan beri yapıyoruz bunu farkında olmadan. Karmanın içinde yuvarlanıp duruyoruz. Kurban zihninden çıkamayıp kendimizi şanssız ilan etmeye devam ediyoruz. Ama bunu durdurmak bizim elimizde, hemen şimdi yeni bir karar vererek. Öpüldünüz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder